Marifetname Koleksiyonu

Bu koleksiyon için kalıcı URI

Güncel Gönderiler

Listeleniyor 1 - 9 / 9
  • Öğe
    Mebâhis fî ‘ulûmi’l-Kur’ân
    (2021) Taşdoğan, Ahmet
    -
  • Öğe
    Çocukların Mescidlerden Uzak Tutulmasını Bildiren Rivayetin Tahrîc ve Tahlîli
    (2022) Erman, Uğur; Aydın, Mehmet Sabih
    İslâm dininde toplu ibadetin merkezi durumunda olan mescidler hicri ilk asırlarda ma’bed olma özelliklerinin yanında okul, hastane, imarethane, misafirhane, karargâh, mahkeme, toplantı salonu gibi çok amaçlı kullanılmış; birçok dini, siyasi ve toplumsal işlevi bünyesinde toplayan merkez konumunda olmuştur. Hz. Peygamber’in (s.a.v.) namazların topluca kılınmasının önemine ve faziletine dair teşvikleri Müslümanların camilerde beraber saf tutulmasını sağlamıştır. Mescid ve camilerde tutulan saflarda yetişkinlerle beraber çocuklar da yer almış ve verilen eğitim-öğretim faaliyetlerine de katılmışlardır. Camilerde Kur’an Öğretim Programları, Yaz Kur’an Kursları gibi belirli zaman periyotları içerisinde çocuklara yönelik Kur’an-ı Kerim ve temel dînî bilgiler kursları verilmektedir. Ancak, çocukların camilerde zaman zaman huzur ve sükûneti bozdukları, caminin demirbaş eşyalarına zarar vermeleri gibi gerekçelerle çocukların camilere gelmesi hoş karşılanmamaktadır. Bu zaviyeden hareketle hadis kaynakları tarandığında çocukların mescidlerden uzak tutulması ile bazı rivayetlere rastlanılmaktadır. Söz konusu rivayetlerde sadece çocukların değil aynı şekilde delilerin, alım-satım yapanların, yüksek ses tonuyla konuşanların, tartışanların, birbirine kılıç çekenlerin mescitlerden uzak tutulması istendiği gibi had cezalarının mescitte infaz edilmemesi de istenmektedir. Bu itibarla çalışmanın boyutu göz önünde bulundurularak sadece çocukların mescitlerden uzak tutulmasını içeren rivayetlerle sınırlandırılmıştır. Söz konusu rivayetlerin tahrîcleri yapılmış, rivayetler sened ve muhteva tenkidine tabi tutulmuştur. Bu metot çerçevesinde sened zincirinde varsa cerh edilen râvîler tespit edilmiş, söz konusu râvîlerin cerh-ta’dîl durumu ve bu durumun rivayetin sıhhatine etkisi ortaya konulmuştur. Rivayetler araştırılırken asli hadis kaynaklarına müracaat edilmiştir. Çalışmadaki nihai amaç bahse konu rivayetlerin hem sened hem muhteva açısından sıhhatini tespit etmektir. Çalışmanın sonunda rivayetlerin hem sened hem metin açısından zayıf kaldığı kanaatine varılmıştır.
  • Öğe
    Zorunlu Uzaktan Eğitim: Covid-19 Pandemisi Sürecinde İlahiyat Öğrencilerinin Uzaktan Eğitime Yönelik Görüşleri
    (2021) Erpay, İlyas
    Covit-19 süreci, eğitim başta olmak üzere sağlık, kültür, sanat, ekonomi,turizm vb. alanlarda toplumun bütün kesimlerini olumsuz yöndeetkilemiştir. Eğitimde, geleneksel eğitim dışına çıkılması büyük sıkıntılarıberaberinde getirmiştir. Salgın nedeniyle yüz yüze eğitimin yapılamadığı budönemde uzaktan eğitim, çare olarak görülmüştür. Ancak uzaktan eğitim,geleneksel eğitim sürecinde var olan sorunları çözemediği gibi, kendi içindeyeni sorunlar üretmiştir. Eğitimin genelinde yaşanan bu durum ilahiyat fakülteleriaçısından da benzerlik göstermektedir. Şu anki uzaktan eğitimdekiproblemleri somut olarak saptamak ve çözüm üretebilmek, uzaktan eğitimemaruz kalan katılımcıların görüşlerini dikkate almakla mümkündür. Bu eksendeele alınan bu çalışma, ilahiyat öğrencilerinin uzaktan eğitim süreci ileilgili görüşlerini ortaya koymayı amaçlamıştır. Öğrencilerin uzaktan eğitimeyönelik görüşlerinden elde edilen bulgular, frekans tabloları üzerindendeğerlendirilmiştir. Araştırmanın sonucunda ilahiyat öğrencileri tarafındanuzaktan eğitim döneminin genel anlamda kayıp bir eğitim dönemi olarakgörüldüğü, alternatif bir çözüm olan uzaktan eğitimin yüz yüze eğitim kadaretkili olmadığı tespit edilmiştir. Dolayısıyla ilahiyat fakülteleri için uzaktaneğitimin uygun ve yararlı bir eğitim sistemi olmadığı sonucuna ulaşılmıştır.Bu sebeple Covit-19 sürecinde eğitimin temelini teşkil eden uzaktan eğitimin,katılımcıların görüşleri doğrultusunda iyileştirilmesi, eğitimin paydaşlarıaçısından yarar sağlayacaktır. Bu çalışmadan elde edilen bulguların,ilahiyat fakültelerindeki uzaktan eğitimin kalitesini arttırmaya ve eğitimpolitikalarını şekillendirmeye yönelik geliştirilecek olan eylem planlarınakatkı sunması beklenmektedir.
  • Öğe
    İbn Sînâ Mantığında Kavram
    (2021) Özkan, Yakup
    Bu çalışmada İbn Sînâ Mantığı açısından kavramın ne olduğunu incelemeyeçalıştık. Kavramın neliğini değişik yönleriyle görmeyi denedik. İlkolarak kavramın Mantık bilimindeki önemini veya yerini ele aldık. Bununsonrasında kavramın mertebelerini, söz konusu ettik. Yani tanımsal ve betimselsözlerin gerçekleştirdiği kavram tarzlarını inceledik. Bununla ilgili olaraktanım ve betimi oluşturan özsel ve ilineksel yüklemlerin nelik açısından olandurumlarını irdeledik. Bunun ardından ilk iki başlık altında kavram, tanım venelik arasındaki mantıksal bağıntıları göstermeye çalıştık. Burada bu üçününbir yönden bir ve aynı olduklarının ispatlarını vermeye çalıştık. Çalışmanınbeşinci başlığında hem ilk dört başlıktaki içeriği dikkate alarak hem de yenibir içeriği söz konusu ederek kavramın, nasıl bir yönden varlık ve neliğin birbirliği olduğunu ispatlamaya çalıştık. Araştırmanın altıncı başlığında özselbilimsel soruları, bunların içerisinde yer alıp kavramı soranlarını ve ayrıcakavramın araştırılmasında soruların sıralamasını ele aldık. Burada ayrıca kavramınancak var olan bir şeyin özünün tanımlanmasıyla olabileceğini kısacaispatlamaya çaba gösterdik. Yedinci ve sekizinci başlıklar altında ise kavramıbilgi ve yargının bir tarz ilkesi olarak söz konusu ettik.
  • Öğe
    Din ve Maneviyat Ekseninde Türkiye’de Dini Sosyal Hizmetler
    (2022) Erpay, İlyas; Altunok, Bahar
    Din ve maneviyat eksenindeki dini sosyal hizmetler, klasik sosyal hizmet disiplininde kendisine henüz yer bulmuş yeni bir yaklaşımdır. Dini sosyal hizmetler, sosyal desteğe ihtiyacı olan dezavantajlı gruplara; din ve maneviyata ilişkin hizmetlerin sunumudur. Diğer bir deyişle din ve maneviyat ekseninde dini sosyal hizmetler, inanç konularına dair bilincin genel sosyal hizmete entegrasyonudur. Dini sosyal hizmetler ayrıca sosyal hizmetlere ihtiyaç duyan grupların ya da bireylerin inanç ve düşüncede sapkınlıklara yönelmesinin önüne geçmek, manevi rahatsızlıklarını terapi ve telkin ile çözmek, manevi risklerden uzak durmalarını sağlayarak iç huzura kavuşmalarını sağlamak gibi gayeleri olan bir disiplindir. Bu bağlamda dini sosyal hizmetin amacı; yoksunluk içinde bulunan dezavantajlı gruplara sadece madden yardım sağlamak değil, aynı zamanda manen de yardım sağlayarak tam iyilik hallerinin oluşmasına destek vermektir. Bu çalışmada Türkiye özelinde dini sosyal hizmet uygulamalarının mevcut durumunun ortaya konulması ve uygulamadaki sorunlarının tespit edilmesi amaçlanmıştır. Bu amaç doğrultusunda Diyanet İşleri Başkanlığı tarafından dezavantajlı gruplara yönelik sunulan dini sosyal hizmetler irdelenmiştir.
  • Öğe
    HZ. MUHAMMED’İN NÜBÜVVETİNİN İSPATI BAĞLAMINDA ZEMAHŞERÎ’NİN İ’CÂZÜ’L-KUR’ÂN ANLAYIŞI
    (2021) Gezgin, Selçuk
    Mûcize, peygamberlik iddiasında bulunan zatın elinde davasında doğru olduğunu kanıtlamak üzere Allah’ın izniyle gösterdiği harikulâde olaydır. Peygamberlerin gösterdikleri mûcizeler yaşadıkları dönemin öne çıkan özellikleri ile yakından ilgilidir. Hz. Muhammed’in nübüvvetinin en önemli kanıtı olan Kur’ân da Arapların uzman olduğu ve övündükleri belegat ve fesahat alanlarında meydan okuyan bir kitaptır. Bu meydan okuma karşında Araplar aciz kalmış; böylece Hz. Muhammed’in Allah’ın peygamberi olduğu ortaya çıkmıştır. Bu husus üzerinde kelâmcıların herhangi bir ihtilafı yoktur. Ancak Kur’ân’ın Arapları hangi özellikleriyle aciz bıraktığı konusu ulema tarafından tartışılmıştır. İlahî hitabın mûcize olması kadar onun hangi özelliklerinden/yönlerinden dolayı mûcize olduğu konusu da son derece önemlidir. Zira Kur’ân evrensel bir mûcize olduğundan asr-ı saadette olduğu gibi günümüzde de bu mûcizeviliğini korumaktadır. Dolayısıyla Kur’ân, geçmişte olduğu gibi içinde bulunduğumuz dönemde de Hz. Peygamber’in nübüvvetinin ispatı konusunda kilit öneme sahiptir. Buradan hareketle bu çalışmada daha çok dilci yönüyle tanınan Zemahşerî’nin meşhur tefsiri olan Keşşâf ve kelâma dair yazdığı el-Minhâc fî usûli’d-dîn adlı eserleri esas alınarak Kur’ân’ın mûcizevi yönleri ve Allah Resûlünün nübüvvetini nasıl ispatladığı incelenmeye çalışılmıştır. Müellif, İslam düşüncesine kelâmcığı ve tefsirciliğinin yanında daha ziyade dilci yönüyle damga vurmuştur. Bu da Kur’ân’ın öncelikli olarak dil ve edebiyat açısından mûcize kabul edilmesi sebebiyle düşüncelerini son derece önemli kılmaktadır.
  • Öğe
    Aslam Jankır'ın "Ahlam fi'l-Bahr (Denizdeki Düşler)" Adlı Romanındaki Mekan Olgusu
    (2021) Halıd, Halid
    Bu araştırma, İslam Reşit Çankır'ın ilk romanı kabul edilen "Denizdeki Düşler" adlı romandaki "mekan" olgusunu incelemektedir. İnceleme, "mekan" olgusuna yönelmiş ve pek çok teknik nedenden ötürü bu konuyu seçmiştir. Çünkü romanda, çok sayıda ve birbirinden uzak mekanlar yer almakta ve "mekan" olgusu eserde geçen olaylara baskın çıkmaktadır. Yazarın mekana önem vermesi, eserin "Denizdeki Düşler" şeklindeki başlığı ile temsil edilen metniyle ilk aşamadan itibaren açıkça göze çarpmaktadır. Başlığın semiyotiği (göstergebilimi), Suriyeli bir ailenin dramının geçtiği mekana (denize) girme merakı uyandırmaktadır. O, İstanbul sahilinde zarif elbiseleriyle boğulmuş bir halde bulunarak gündem olmuş çocuğun ailesidir. Romandaki olaylar, metnin yapısı ile kaynaşmış ve güncel olması itibariyle de üretken bir surette pek çok yerle/mekanla bağlantılıdır: Köy-vatan-iki komşu ülkeyi ayıran sınırlar-Mardin-İstanbul-deniz-deniz ötesi ülkeler. "Gerçek" ve "hayal", bu yapı dahilinde iç içe geçmiştir. Çünkü yazar, metnindeki ana unsuru değiştirmiş ve okuyucuyu heyecanlandıran, titreten ve onu olayın içine sürükleyen yeni bir konu işleme arzusuyla onu hayalin emrine vermiştir. Yazar böylece, metni için bir tat ve güzellik yaratmıştır. Bu araştırmanın analizleri, analistik tanımsal yöntemin mekaniği ile uyumlu olup, durumun gerektirdiği ölçüde semiyotikle (göstergebilimle) kesişmektedir. Bu incelemenin bölümlerini, romandaki ana mekanlara göre kısımlara ayırdım ve onu, başlığı inceleyerek başlayıp, ulaştığım en bariz sonuçları zikrederek tamamladım.