Yazar "Aynakulova, Gülnisa" seçeneğine göre listele
Listeleniyor 1 - 2 / 2
Sayfa Başına Sonuç
Sıralama seçenekleri
Öğe FERGANA'DA MOĞOL İSTİLASI ÖNCESİ ZANAAT VE TİCARET (IX-XII. YÜZYILLAR)(2014) Aynakulova, GülnisaX. yüzyılda Hilafete ait ülkeler arasında Fergana ve Maveraünnehir, çeşitli yer altı zenginlikleriyle ünlü bir bölge olarak bilinmekteydi. Maveraünnehir'de demir üretimi büyük ekonomik öneme sahip olup demirin başlıca üretim yerleri Fergana ile Usruşana idi. Fergana'da yapılan demir aletler o kadar meşhurdu ki, bunlar Babil'e kadar ihraç edilmekteydi. Fergana'nın zengin bakır ocakları ndan çıkarılan bakır sadece hammadde olarak ihraç edilmeyip kuşkusuz çeşitli eşyaların yapımı için de kullanılırdı. Fergana'da yapılan kumaş ve kumaş eşyaları yerli halkın ihtiyaçlarını karşılayabilecek durumda olup ayrıca komşu konar-göçer Türklere hazır giyim şeklinde ihraç edilmekteydi. Çini eşya üretimi konusunda XI-XIII. yüzyıllar gerçek bir inkişaf dönemidir. Araştırmalardan, bölgede köklü ve düzenli bir zanaatın tesis edildiği, seri kap kacak imalatının varlığı, çiniciliğin iç ticarette başlıca unsurlardan biri olarak yer aldığı anlaşılmaktadır. Fergana zanaatçılarının maharetle yaptıkları çeşitli mallar Büyük İpek Yolu'nun Oş-Özkent-Doğu Türkistan güzergâhı üzerinden doğu ülkelerine ihraç edilmekteydi. Ticaret malları arasında meşhur Fergana atları da yer almaktaydı. Fergana şehirlerinde, kasaba ve köylerinde Türklerin bir kısmı yerleşik hayat yaşarken diğer bir kısmı da vadinin etrafındaki dağ eteklerinde, yaylalarda konar-göçerliğe devam etmekteydi. Konar-göçer Türklerin ekonomisinde çeşitli zanaat türleri de önemli yer tutmaktaydı. Fakat Türklerde zanaatın daha çok ferdî şekilde olduğu göze çarpmaktadırÖğe IX-XIV. Yüzyıllarda Fergana'da yerleşmiş Türk Boyları(2013) Aynakulova, GülnisaFergana Vadisinde çok eski zamanlardan beri çeşitli ırklara mensup birçok kavmin yaşadığı bilinmektedir. Araştırmalardan Fergana bölgesinde yaşayan etnik grupların arasında Türk unsurunun daha Usunlar devrinden itibaren etnik kimliğini koruyarak gittikçe daha geniş topraklara yayıldığı anlaşılmaktadır. Bu etnik süreç IX-XII. yüzyıllarda, özellikle Karahanlılar döneminde daha yoğun bir şekle gelerek bölgenin Türkleşmesi ve Türk dilinin galebe çalmasıyla sonuçlanmıştır. IX-XII. yüzyıllardaki Fergana Vadisinin etnik durumuna gelince vakıa şu ki, bölge ahalisinin bir kısmı Fars kökenli etnik gruplardan meydana gelmiştir. Fakat bu etnik gruplar da saf İranlılar olmayıp çoğu, uzun tarihi dönem içerisinde birbirini takip ederek bu topraklarda meydana gelen Türk hâkimiyetleri dönemlerinde yerleşmiş ve sonraları İslamiyeti kabul etmiş olan şehirli ve köylü yerleşik Müslüman Türklerden oluşmaktaydı. Öte yandan bu eski tarım bölgesi, etrafında bulunan Alay, Türkistan, Çatkal vs. sıradağlarının eteklerinde yaşayan yarı göçebe-yarı yerleşik Türk boylarıyla çevrili olup, bu yarı göçebe Türk boyları ile yerleşik ahali arasında asırlar boyunca devam edip gelen sıkı kültürel ilişkiler mevcuttu. Elde ettiğimiz bilgilerden anlaşılan şu ki, bu bölgedeki Karluk, Kırgız, Yimek, Ezgiş, Yabaku, Yağma, Çigil, İlâk gibi Türk boyları diğer Fars kökenli etnik gruplar ile birlikte Fergana ahalisinin etnik terkibini oluşturmuşlardır. Fakat Fergana’daki siyasî hâkimiyet, etnik ve kültürel üstünlük Karluklar’ın elinde bulunmaktaydı. Görüldüğü gibi Maveraünnehr’in her tarafında, özellikle bölgenin doğu kısmını oluşturan Fergana, Şaş, İlâk ve Usrûşana’da Türkler İran menşeli kavimler ile karışık durumda ama çoğunlukta idi. Bu durum doğal olarak bölgenin Kara Hanlılar tarafından fethini daha da kolaylaştırmış ve dil, kültür itibariyle tamamen Türkleşmesini sağlamıştır.