Memduhoğlu, Hasan Basri2019-12-252019-12-252008https://hdl.handle.net/20.500.12604/2415İnsanlık tarihi boyunca bir insanın, tek başına yaşaması hiç mümkün olmamıştır; bundan sonra da olmayacaktır. Belki de insanın yaratılışındaki sınırlılıklarla çeşitli ihtiyaçlarını (sosyal, ekonomik, fizyolojik, korunma, barınma gibi) tek başına karşılaması mümkün olmadığından, onun diğer insanlarla birlikte yaşaması gerekmektedir. Bu yüzden insan, topluluk halinde yaşayan bir varlıktır. Aristo da, ”insan topluluk halinde yaşayan bir hayvandır” demiştir. Bir topluluktaki (aile, grup, dernek, cemiyet ve devlet gibi) insanlar ise; fiziki görünümleri, ekonomik, sosyal durumları, ihtiyaçları, özellikle de psikolojik dünyaları, yetenekleri, sorunlara bakış açıları vb. bakımlarından birbirlerine hiç benzememektedir. Onlar, bu değişkenlik ya da farklılık içinde birlikte yaşamaktadır. Kısaca bir insan toplumunda, “çokluk içinde birlik” ya da “farklılıkların/ değişkenliklerin birliği” olgusu geçerlidir.trinfo:eu-repo/semantics/openAccessUlusal, küresel ve örgütsel bağlamda farklılıkları yönetmeBook